Genel

2) Evli ve çocuklu

Eveeeet, nerede kalmıştık? :)

Evli’nin dışında bir de evli ve çocuklu durumu vardır. 1 iken 2; 2 iken 3 olmak ve dahası! Zaten 1’den sonrası yeterince zor iken üçlü ve çoklu durumlara alışmak hayli zor. Üstüne üstlük bu misyonda yanlızsanız size çok iyi şanslar ve sabırlar dilerim!

Yıllarca yanlız ve özgür olmak; sonrasında ikili ve ortak yaşamak ve ondan sonra da ortaklığın bir ürünü ile hayata devam etmek…Hangisini tercih edersiniz deyince, herhalde hepsinin ayrı bir güzelliği ve zorluğu var dediğinizi duyar gibiyim 😉

İyi hoş, insan her duruma alışıyor ve alışmak zorunda kalıyor zaten bu hayatta ama bu süreç içersinde kesinlikle kendisini ‘anlayan’ ve ’empati’ kuran insanlara ihtiyaç oluyor! Her şey ile aynı anda savaşmak (uğraşmak diyemiyorum maalesef, bunu yaşayan ne demek istediğimi bilir :p ) esnasında nefes alabilmek için bir molaya ihtiyaç var. Ben buna ‘anlayış’ veya ‘motivasyon’ molası demek istiyorum.

Uykusuzluktan göz altları morarmış, çocuğunu gezdirmeye, mutlu etmeye çalışan bir anne’yi gördüğümde ona koşup yardım edesim geliyor. Sinir sistemi alt üst olmuş kadıncağzın evdeki hayatını gözümde canlandırıp, parkta son nefesini verircesine ayakta kalmaya çalışmasını takdirle karşılayıp; aslında sinirlenip avazı çıkarcasına bağırası gelip kendini tutan anneye ilişiverip : ”çok haklısın ben de böyle hissetmişimdir; yanlız değilsin!” demek istiyorum !

Ama o ‘anne’ yanlız oluyor işte! Evli olmasının üzerine bir de çocuklu! Hele bir de etrafında evli ve çocuklu olan arkadaşı yoksa  yeterince ‘başkalaşmış’ hissedebilir. E onlar da ‘farklı’ hissedebilir, doğru. Ama bu yukarıda saydığım zorlukları düşününce bir de arkadaşları tarafından kendini yanlızlaşmış hissederse o kişi, daha da karmaşık bir durum: tam bir SOS vakası!! :p

Ay ne fena, düşünün o anne dünyadan kopmuş; kendine vakit bile ayıramıyor, iş-ev-çocuk arası yaşamaya çalışıyor ve dört gözle onu dünyada olduğunu (uzayda degil :)) hatırlatan; kısaca az da olsa sevgi dolu, kafa dağıtıcı bir ortama girmeye ihtiyacı olan bu varlığa yardım eli gelmiyor…sanki cezalandırılmış gibi?!

Yavaş yavaş bazı arkadaşlar buluşmamak için bahane üretmeye başlamasın? ‘Yalnız mı olacağız’ sorusu tokat gibi geliverir insana valla! 😉

Priority iken, secondary oluverirsiniz istemeden…Sizin içinizden de teklif gelmez olur ‘buluşalım mı?’ demeye..Sanki bu durumun içine insanı zorla soktuğunu hissedersin gizlice… halbuki o parktaki kadın misali koşuverip, o bir şey demeden ‘seni anlıyorum, zor durum ama yanındayım’ ı hissettirmek gerçekten gerçek özveri. Sevgiden gelen vericilik.. bu o kadar zor bir şey değildir de..

Bu toplumun derhal ‘evli ve çocuklu’ fobisinden kurtulması lazım. Bu korkulacak bir durum değil; o anne veya baba aynı insan; sadece biraz ‘görmek’ gerekiyor.

Bir de tabii ‘anlamak’.

Diyorum ya zordur alışmak bazı durumlara…

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *